türkçeeeeee - sayfa: 4

Cvp

icdeadpeople

Burada kimsenin amacı diğerini bir şeye ikna etmek ve bunun için zor kullanmak değil, bu söylendiği gibi defalarca tartışılmış bir konu evet, belki bir karar çıkmıyor, bir ferman yayınlanmıyor bunların sonucunda ama arada bir yeniden açılan bu başlıklara yazılan yazılara dikkat edin , kimse "bu tartışıldı www.tr3d.com/türkçemi" gibi bir link verip yazmamazlık etmiyor çünkü rahatsızlık gerçekten rahatsızlık veriyor. Ve bence arada bir yeniden gündeme gelmesi de gayet güzel, her ne kadar dediğim gibi karar çıkmasada, genel anlamda Türkçemizin yanlış kullanımından duyulan rahatsızlık dile getiriliyor ve bence bu yazıları okuyan arkadaşlarımızın içinden bazılarının, bu konuda düşünmeye, kendini ve etrafını bir anlığınada olsa sorgulamaya itilmesini,n başlıktaki amaç bu olmasada, bir kazanç olduğunu düşünüyorum.

Özenmekte aslında bir problem yok ama özenilen kişinin nasıl biri olduğuda çok önemli, biri süpermene özenip iyilik yapmaya, biri süpermene özenip uçmaya kalkarsa aynı kişiden farklı özentiler alınır ve farklı sonuçlar doğurabilir(ölüme yol açabilecek) kaldıki çocuklardan bahsetmiyoruz gelip geçici heveslerdende, bunu karakterine oturtmuş kişilerden, bir sohbet esnasında yapılan taklitten değil, gerçeğinden bahsediyorz.

Bu konuda ilim irfan yapmış kişilerde değiliz, ne dil bilimci, ne psikolog,ne de sosyolog ama gürültüden, kirlilikten rahatsız olmak ve bunu dile getirmek için çevre bilimci yada başka bir bilim dalında uzmanlık yapmaya gerek yok.

2008-05-08 09:57:03

Cvp

felidae

benzin´e : "onlar kendi aralarında anlaşmıyor demek değildir" demişsiniz.eksik anlatımla, yanlış ifadeyle, kelime eksikleri ve mantık hataları ile, nerde nasıl anlaşılır? bu, iletişim kopukluğuna neden olmaz mı? ya da "toplumcak yazdığımıza, anlattığımıza dikkat edelim" demek, "saldım çayıra mevlam kayıra,siz böyle takılıyorsunuz, aranızda anlaşıyorsunuz ya ,ne hoş. ama ben yokum" demekten daha mı kötüdür?yazımı anlayabiliyorsanız, iyi kötü, bildiğim kadar "doğru" türkçe kullandığımdan değil midir? ya da ben sizin yazdıklarınızı saf haliyle anlamamı buna borçlu değil miyim?

karşınızdakinin fikrini değiştirememek kayıp değildir.böyle bir alanda anlaşma olmaz,amaç anlaşma değil paylaşmadır.çünkü burası "öğrenme alanı " veya "konuşan ne diyorsa doğrudur" alanı değil. burası, konu uzmanı alanı da değil.konu uzmanları ilgili forumlarda bulunabilir(kaldı ki onlar da kendi aralarında pek sık anlaşmazlık yaşıyor,demekki konunun alimi olmak, her zaman anlaşamamaya çare değil).konunun açılma yerinin yerinin burası olması da, burdaki forumdaşların fikrini sormak demektir ki , fikriniz soruluyorsa,söylenecek sözünüz varsa söylersiniz.

ha , "bu demekki hiçbir işe yaramıyor,konuştuk da ne oldu" diyor olabilirsiniz,zaten bunu diyen insanlar forumda katılımcı değil izleyici olurlar,hatta forum denen paylaşma alanında bulunmazlar.günlük hayatta sohbet ettiğiniz kişinin her dediğini benimser,ya da ne diyorsanız benimsemesini mi beklersiniz? bir yerde ortak şey bulamadık, demekki anlaşmadık, kaybettik mi dersiniz? burası da sanal bir sosyal-çok katılanlı sohbet alanı.

her "ağzım var" diyenin konuştuğu alanda kalabalık olacaktır,ama siz bunların arasında, meramını doğru düzgün kimler anlatmışsa onların anlattığını anlamış olacaksınız.katılmasanız bile.haksız mıyım?

2008-05-08 10:18:52

Cvp

Block Mind

Bir kere zaten herkes hemfikir buradaki yanlış türkçe kullanımının zararlı olduğundan. Kimi "geleceğimiz ya da dilin geleceği tehlikede" sonucuna ulaşıyor kimi de "bu tür Türkçe kullanımı ömür çürütüyor, anlamaya çalışırken öldürdüğüm beyin hücrelerine yazık" sonucuna ulaşıyor.

Olayın kaynağı konusunda kişiler arasında fikir ayrılıkları oldu ama bunlar da kişiselleştirilmiş ya da kaba şekilde "sen şusun sen busun"a dönüştürülmüş söylemler değildi...

Dolayısıyla kimin neyi kabul ettiğinden ziyade herkes fikrini ve karşıdakinden farklı düşündüğü noktaları dile getirdi ve konu hakkında kendine ait belirgin bir fikri olmayanlar için de bunları okuyup kendisinin analiz etmesine ve kendi sentez fikrine ulaşmasına fırsat verilmiş oldu. Hepimiz fikirlerimizi bu şekilde ediniyoruz. Araştırıp, okuyup, anlayıp, filtreleyip kendimize katıyoruz. Doğduğunda kimsenin Türkçenin geleceği hakkında fikirleri olduğunu sanmıyorum.

Forum bunun içindir. Benzin buradaki tartışmanın gereksiz olduğunu düşünebilir ama onun düşünceleri de sonuçta kendine ait bunu hiç dile getirmemesindense bu başlıkta paylaşması daha doğru. Kesin doğruluk diye bir şey olmadığına göre bize katılmak ya da katılmamak düşer, kendisi haklı da olabilir. Dile getirdiği düşüncelerinin sebepleri ve sonuçları istediğiniz şekilde değilse belki yanlış anlaşılmışlığınızdan ya da karşıdakinin yanlış anlaşılmasındandır. Konu hakkında daha fazla konuşarak bu sorunlar giderilir. Herkes de bunu yapıyor.

2008-05-08 11:17:48

Cvp

kazmamurat

yahu inadına görmezden geldiğiniz birşey var, bu adamlar bu yazıları tez sunumunda, konferansta, işyerinde patrona karşı vs. kullanmıyor, lay lay lom birbirlerine sohbet muhabbette kullanıyor, ne var ki bunda?

e öyleyse yerel şiveleri, mahalle ağızlarını tümden yok edelim, türkçe katliamı olmasın diye.

bir iki devlet adamımıza bir hatırlatın bunu, nasıl resmi ve ciddi konuşmada türkçe rezil edilir diye, sizin şu anki muhatabınız birbirleri arası sohbette bu lafları eden gençler değil, 70 milyonun gözü önünde resmi dille türkçeyi katledenlerdir. arapça konuşur gibi türkçe konuşan milletvekili olacak adamları söylemiyorum bile.

siz gelmiş neye takıyorsunuz.

2008-05-08 12:00:42

Cvp

kazmamurat

bizim burada yazım dilimizi görse, mesela rahmetli zeki müren in kemikleri sızlardı, farkındasınız di mi? ama ancak olaya sizin gibi baksaydı bu dediğim olurdu.

2008-05-08 12:01:58

Cvp

kalimba

Hocam anladığım kadarıyla hazı konu açılmışken birşeyler yazmak istiyor insanlar. Konunun başındaki şeye bu kadar şey yazmaya değmez, ne yazdığı bile anlaşılmıyor. Belki de ilerleyen bir konunun herhangi bir yerinden çekme ve bu yüzden de çok anlamsız gözüküyor. Buradaki ne dilin gelişimidir, ne de bundan sonra olacak halidir.

Dil bilimciler yerel şiveleri, ağızları da inceliyorlar. Bunların da dile kazandırılması için mutlaka ve mutlaka düzeltilmesi gereken kısımları var. Dil böyle gelişir. Bu devirde hala birbirimize derdimizi anlatabiliyorsak (görmediğimiz, tanımadığımız insanlara karşı); bu, bir şeylerin düzeltildiği, geliştirildiği ve korunduğu içindir.

İyi çalışmalar.

EK:
Zeki Müren´in türkçesi gerçekten çok ileri seviyedeydi(duyduğum kadarıyla biliyroum). Ama gene de bazı ekleri hatta kelimeleri yanlış konuşuyordu. Örneğin o dönemden kalma -çiğim (-ceğim) vb. ve düzeltildi. Yanlış olduğunu bile bile telaffuz ediyordu. O dönemin modasıymış demek ki. Yapıciğim, geliciğim, olucağız vs. gibi çoğaltılabilir.

2008-05-08 12:13:52

Cvp

felidae

bunların yetişmesi ile o "bizi bir yerlerde temsil edecek" insanlar ortaya çıkmıyor mu? dahası o "arapça" ya da "hernece" konuşan insanlar da vaktiyle konuştukları dili doğru kullanma gayretinden bi haber olduğu için orda zırvalıyor olamazlar mı?


şive bambaşka bişey, ne idiü (bu nasıl yazılır?) belirsiz , tekrarı istenecek (genelde o seferde de toparlanacağı da meçhul) bir cümle ile ifade etmeye kalkmak bambaşka. şiveyi konuştuğun insan da genelde anlıyor.burda demeye çalıştığım karşıdakinin anlamayacağı bir dille konuşmak.iletişimin inanılmaz şekillere girdiği günümüzde en büyük sıkıntının iletişimsizlik olması da garip.

gençlik pırıl pırıl, inancımız yitik demek değil ki bu ifadeler."evladım sigara içme" den farklı görmüyorum bunu.

2008-05-08 12:30:43

Cvp

S_i_S

ne "idiü" nasıl yazılır demişsin.. onun aslı "ne olduğu"dur ..

2008-05-08 13:34:07

Cvp

Çaylak

Ülkemizde bir ara soyağacı araştırması yapıyordu devlet , hatırlayan var mı? Peki bunun sonucunun yayınlanmaması sizce neden bilen var mı?

Not: merak ettiğim için sordum açıkçası bu konuda bana göre dil ile doğrudan alakalı

2008-05-08 13:39:18

Re:Cvp

Block Mind

[quote=4133] Yazan: kazmamurat

yahu inadına görmezden geldiğiniz birşey var, bu adamlar bu yazıları tez sunumunda, konferansta, işyerinde patrona karşı vs. kullanmıyor, lay lay lom birbirlerine sohbet muhabbette kullanıyor, ne var ki bunda?

e öyleyse yerel şiveleri, mahalle ağızlarını tümden yok edelim, türkçe katliamı olmasın diye.

bir iki devlet adamımıza bir hatırlatın bunu, nasıl resmi ve ciddi konuşmada türkçe rezil edilir diye, sizin şu anki muhatabınız birbirleri arası sohbette bu lafları eden gençler değil, 70 milyonun gözü önünde resmi dille türkçeyi katledenlerdir. arapça konuşur gibi türkçe konuşan milletvekili olacak adamları söylemiyorum bile.

siz gelmiş neye takıyorsunuz.[/quote]


[quote=4135] Yazan: kalimba

Hocam anladığım kadarıyla hazı konu açılmışken birşeyler yazmak istiyor insanlar. Konunun başındaki şeye bu kadar şey yazmaya değmez, ne yazdığı bile anlaşılmıyor. Belki de ilerleyen bir konunun herhangi bir yerinden çekme ve bu yüzden de çok anlamsız gözüküyor. Buradaki ne dilin gelişimidir, ne de bundan sonra olacak halidir.

Dil bilimciler yerel şiveleri, ağızları da inceliyorlar. Bunların da dile kazandırılması için mutlaka ve mutlaka düzeltilmesi gereken kısımları var. Dil böyle gelişir. Bu devirde hala birbirimize derdimizi anlatabiliyorsak (görmediğimiz, tanımadığımız insanlara karşı); bu, bir şeylerin düzeltildiği, geliştirildiği ve korunduğu içindir.

İyi çalışmalar.

EK:
Zeki Müren´in türkçesi gerçekten çok ileri seviyedeydi(duyduğum kadarıyla biliyroum). Ama gene de bazı ekleri hatta kelimeleri yanlış konuşuyordu. Örneğin o dönemden kalma -çiğim (-ceğim) vb. ve düzeltildi. Yanlış olduğunu bile bile telaffuz ediyordu. O dönemin modasıymış demek ki. Yapıciğim, geliciğim, olucağız vs. gibi çoğaltılabilir.[/quote]

Sizin yazdıklarınızdan şu sonuçları çıkarırsam yanılmam herhalde:

1-) Büyütecek bir şey yok, laylaylom dilindeki yazıma tepki vermeye gerek bile yok.

2-) Eğer dil zarar görseydi şu an iletişim kuramazdık, demek ki bişeyler korunuyor, gelişiyor.

Günlük yazılı iletişimde virgül, noktalı virgül, paragraf başı gibi şeylere hiç gerek yok demek ki. İstediğiniz ortamdan 10 kişi bulun kaçı noktalı virgül ile virgül´ün beraber nasıl kullanılacağını biliyor, kaçı bunları gördüğünde cümleyi nerelerden bölmesi gerektiğini biliyor bir sorun.

İletişim kurabilmek bir şeylerin korunduğu anlamına gelmiyor. Ben hiçbir noktalama kullanmadan da iletişim kurabilirim istediğimle. Zaten karşıdaki de o noktalamaları sallamıyor. Alışageldiği formatta kafasına göre cümleleri birbirinden ayırıyor. "Oku da adam ol baban gibi eşek olma" gibi bir cümle ile karşılaştığında 2 anlam çıkacağını bile farkedemiyor. msn´de kaç kere arkadaşlarla afallıyoruz virgül gereken yerde kullanmadığımızı farkettiğimizde. şimdi sen bunu mu demek istedin, bunu mu diye... Bu durumu farkedemeyecek kadar "laylaylom yazımı"na alıştığımızı düşünün, hala bazı şeyleri büyütmemek gerektiğini savunabilir misiniz?

Bunları öğrenmek için de resmi yazışma ya da tez makale yazma gibi bir duruma düşmek yerine, "bilmiyorum, öğrenmeliyim" çabası içine girilmelidir diye düşünüyorum. Dili birileri, gizli bir laboratuarda korumuyor, kendi kendine de korunmuyor. Bir sürü resmi kurumda saçma sapan cümlelerle yazılmış dilekçelere raslıyoruz oranın memuru tarafından. Dile bir şey olacağından değil, dil son kişi de unutana kadar korunur. Önemli olan kaç kişinin o dli bildiğidir ne yazık ki.

Hadi bunlar sohbet ortamı, peki kaç kişinin bir dilekçe yaz dediğinizde uygun noktalama ile yazabileceğini sanıyorsunuz ki, ya da derdini güzelce cümleye dökebileceğini? Taslaksız dilekçe yazabilmek bir beceri gibi anılıyor toplum içinde. Laylaylom ortamlardaki yazışmalarımızda alıştığımız gevşeklik bu tür konularda bize öğretilmiş bilgileri unutturmuyor mu bize? Noktalama işaretlerini günlük yazılı iletişiminde kullanmazsan nasıl kullanabileceksin 5 yıl sonra?

Sohbet ortamında iddaa, noluyos, hakketen yaza yaza bunların doğru yazılışlarını hatırlayabilecek misin ihtiyaç duyduğunda?

not: sorular havaya sorulmuş sorulardır. Alıntı yapmam kişisel olarak cevap beklediğim anlamına gelmiyor.

Arz ederim :):)

2008-05-08 14:25:41