Genel Konular : görkemli

isi keyif alarak yapiyorsan zaten otomarikman para kazanirsin. Yaptigin isi once kendine yapacaksin sen begenirsen herkes begenir.

duygusal davranmamak lazım o kadarda ($)

3d, görselleştirme, render olaylarına başlayan herkes illaki bu işe keyifle başlar; bir hobidir, hevesdir, kişisel ilgi alanıdır.. ne derseniz deyin; kısaca kesinlikle bir heyecan vardır. Çünkü 3d olayı bir meslek disiplini içerisinde değilde daha çok ilgili meslekler için özel bir ilgi alanıdır. Örneğin; bir mimar, bir bilgisayar programcısı, bir grafik tasarımcı...v.b. gibi. Neresinden tutarsak tutalım bu iş keyifle başlar. Sonra kimisi bunu mesleği olarak seçer ve geçimini sadece buradan sağlar; böylelikle bir iş disiplini içerisine girilip; olay maddiyata döner. Şahsen ben peyzaj mimarıyım ve işim gereği proje çiziyorum, görselleştirme yapıyorum, uygulamaya çıkıyorum, şantiyede bulunuyorum, denetim yapıyorum, evrak dosya işleri falan filan.. belkide işim sadece 3d olmadığından dolayı keyif alarak 3d işlerini yapıyorum ancak aynı zamanda geçim kaynağımın bir parçası olduğu için maddi yönü de var tabiiki..

Yaptığın şeylerin güzelliği zamanında anlaşılmalı ki kazanasın
Vincent van Gogh
gibi öldükten sonra zengin olmanın hiç anlamı yok
Hani derlerya 70 den sonra gelen paranın... (gerçi onada şükür hangi yaşta olsanda para lazım)
Ben bu olayı şuna benzetirim.
Sanayilerde hasso ustalar vardır,yaptığı işlere gıptayla bakılırda fiatı öğrenilince aboooooo çekilir.Adı yıllarca anılırda hayatını zor kazanırlar.
Görsellik arz talep doğrultusunda at başı gitmeli.

Bence ticari çalışmalar nadiren keyif verir. Çünkü Özgür`ün dediği gibi bu çalışmalarda kendi zevklerine uygun bir sonuç beklentisi içindedir insanlar ve bizde buna bağlı kalarak hareket ederiz.

Kişisel çalışmalar ise sipariş üzerine değildir. Mimari için söylemek gerekirse arsada senindir, binada senindir, zevk de senindir. Kısıtlayıcı bir unsur yoktur. Ama ticari çalışmalarda kendi çalışman gibi başlasanda mutlaka bir başkasının olur, en küçük nokta bile bunun için yeterlidir zaten. Müşteri ilk bakışta harika bulduğu bir çalışmada bile kendine ait bi şeyler görmek ister.

Bu yüzden ticari çalışmalardan keyif almak genelde mümkün olmuyor, ama severek yapılabilecek bi işle uğraştığımız için herzaman ikisini harmanlamaya çalışıyoruz

Ülke şartlarını göz önünde bulundurursak 3d işleri nadiren doyurucu oluyor.Genel anlamda bu böyle.Kendi ajansın veya ofisin yoksa bir başka bünyeye hizmet veriyorsan sıkıcı olabiliyor.Proje seçemiyorsun ne verilirse onunla yetiniyorsun birde zaman kısıtlamaları oluyorki doya doya tasarım gücünü ortaya koymana engel buda mesleğini ne kadar seversen sev malesef ki yaratıcılığını zayıflatıyor, serengethide ceylan peşinde koşan çitalardan farkın kalmıyor. Birde ülkedeki müteahhitleri düşünürsek aklı selim olmadıkları aşikar 21-50 projeyi bile 7 defa revize ettiriyorlar ödedikleri ücret komik.Zevk-ü sefasını asla süremediğimiz bir düzenin içerisinde bizlerde kendimizi kandırarak çiçeğin ucundan koklamaya çalışıyoruz.Kimse kendini kandırmasın. Zevk almadan zevk alıyormuş taklidi yapmanın anlamı yok.kişisel görüşüm böyle forumda nice konular açıldı buna yönelik netice hep aynı tatminsizliklerle bir dolu yığınla konu başlıkları var.Ben tatmin olabliyorum diyen çok çok az.Saygılarımla (!)

ya birinin ekmeğiyle oynuyorsun.
ya da kendini birne oynatırıyorsun demektir.
her ikisindede elbette zevk ala bilri insan.
ama ömrünün bir bedeli olmalı insanın
zevk almak da güzel ama birilerini kahretmeden.