G.O.R.A - sayfa: 2

Re:G.O.R.A

emreşan

muahahah kusura bakmayın kendimi bu konuda böyle ironik bir yorumla katılmaktan alı koyamadım . Uyarıyoum yukarıdaki mesajım küfür içermektedir. neyse. gülmem geçtiğine göre hekesten özür dilerim. iyi çalışmalar.

2004-11-13 23:00:50

Re:G.O.R.A

xLess

zuahaha ben böle yerli yerinde bölesine güzel bi küfür görmemiştim çoktandır:)))

2004-11-14 00:10:00

Re:G.O.R.A

Gelroth

tösğgpsdfağsasd
Ne denebilir ki böylesine =)

2004-11-14 00:28:44

Re:G.O.R.A

drekon

[G14]

olmadı.

2004-11-14 07:51:34

Re:Re:G.O.R.A

nacho_grande

[quote=7606]daha Tv sektöründe bile yaş uyarısı yapılmazken Sinemada yapılacağını hiç zannetmiyorum.[/quote]

Geçen gece cnbce kanalında "Angels in America" isimli 6 bölümden oluşan diziyi -genelde o saatlerde TV seyretmediğim için- tesadüfen yakaladım. Yayın başlarken "18 yaşından küçüklerin seyretmesinin sakıncalı" olduğunu belirten TÜRKÇe ve oldukça büyük puntolu yazıyı görünce inanın ki çok şaşırdım. Bence Türkiyede en kaliteli içeriği sunan cnbce kanalının bu davranışının tüm kanallara örnek teşkil etmesini diliyorum. Yurt dışında kullanılan "PG" standartının yerli filmler ve yerli-yabancı TV dizilerinde de kullanılması sorunu çözecektir.

Aynı sorun 30´lu yıllarda ortaya çıkan çizgiromanın daha "9. Sanat" olarak kabulünden çok da öncesinde de yaşanmıştır. "Comics" diye adlandırılan zamanın yeni resimli hikaye anlatımı için 30´ lu ve 40´ lı yıllar "Golden Age" yani "Altın Çağ" olarak anılmaktadır. Yayımlanan hikayelerde bir sansür sözkonusu değildi ve "EC Comics" gibi korku, cinayet ve ganster kısa hikayeleri anlatan yayınlar her hangi bir sansüre maruz değillerdi. Frederic Wertham isimli Amerika´ya göç etmiş Alman psikiyatristin 1954 yılındakaleme aldığı "Seduction of the Innocent" isimli kitabın hedef aldığı konu çizgi romanlarda yer alan haydutluk ve vahşet sahneleriydi. 20 yaşın altında suç işleyen gençler üzerinde yaptığı araştırma hepsinin bu tür çizgi romanların sıkı takipçisi olduklarını ortaya koyuyordu. Tabii bu kitabı Amerikalı politikacılar kendi lehlerinde kullanmaya başladılar fakat aslında Wertham çizgiromana karşı değildi. Sadece belli konuları işleyen çizgiromanların, yine belli bir yaş aralığının okumasındaki sakıncaya dikket çekiyordu. Tabii bunu her politikacı gibi o günkülerde istedikleri şekilde algılayıp yçnlendirmekte hiç bir çekince görmediler. Ortalığı epeyce karıştıran bu kitap sonucunda çizgiromanlara devlet tarafından en küçük sansür dahi uygulanmadı. Şimdi buraya dikkat edin çünkü mesajımın temel söylemi şimdi geliyor: Yayıncılar devlet yönetimi ve mahkemeler ile ters düşmemek için kendi oto sansürlerini kendileri uyguladılar. Yani kendilerince bir takım yayıncılık etiği ve kuralları koydular. Bu kurallara ve etiğe uymayan yayıncıların ürünleri kesinlikle dağıtım ağına giremiyor ve dolayısı ile eriyip yok olmaya mahkum oluyorlardı.

Bu belirlenen standartlardan bazıları şunlardı:

1- Polisler, hakimler, devlet memurları ve saygın kurumlar, idareye saygısızlık yaratacak bir biçimde sunulamaz.
2- Yürüyen ölüler, vampirler ve vampirizm, insan eti yiyenler, kanibalizm (Yamyamlık) ve kurtadamlarla ilgili sahnelerin kullanımı yasaktır.
3- Argo kullanımı kabul edilebilir olsa da, bunun aşırı kullanımını engellemeli ve mümkün olduğunca iyi gramerkullanılmalıdır.
4- Kadınlar, herhangibir fiziksel özellikleri abartılmadan, gerçekçi bir biçimde çizilmelidir.
5- Boşanma mizahi bir anlatımla ve özendirici bir biçimde sunulamaz.
6- Tutku ve romantik yakınlaşma, ilkel duyguları uyandıracak biçimde işlenemez.

Yukarıda sayılan bu maddeler elbete artık güncel olmaktan çıkmıştır fakat yetişkinlere yönelik yayınlar (Adult) türlerini belli edecek şekilde okuyucuya bilgi verilmektedir. Aynı filmlerdeki (PG) standartı gibi.

TV kanalları ve sinema dağıtıcıları da Amerikan çizgiroman dağıtıcılarının 1950 lerde oluşturdukları bu medeni yöntemin bir benzerini günümüz şartlarına uyarlayarak kullanmamaları için hiçbir sebep yok. Kazancın düşme riski dışında [:)]

Çizgiroman ile ilgili örneklemeyi yüzeyselin biraz üzerinde vermemin sebebi bilgilerimi ilgili olabilecek arkadaşlarla paylaşmak içindi. Okurken sıkılan olduysa kendisi özürlerimi kabul etsin [:D]

Verilen bilgiler Sn Levent Cantek´ in derlediği "Çizgili Hayat Kılavuzu - Kahramanlar, Dergiler ve Türler" (İletişim Yayınları 816-Araştırma inceleme dizisi 102 ISBN 975-05-0048-2, Tüm hakları İletişim Yayınlarına aittir)

2004-11-14 08:43:38

Re:G.O.R.A

sze8

Cem Yilmazi begenende var begenmeyende, bu kadar unlu kisileri sevende olacak sevmeyende ama, Caylak arkadasimizin dedigi cem yilmaz kim? sorusu bence cok acimasizca.

Cem yilmaz hersey cok guzel olacak adli film ile surekli kendini oynamadigini gostermistir.

Cem Yilmaz, muptelalarinda kesin vardir, bendede var, ilk stand up show larinin ses kayitlari var, "adim cem yilmaz, karikaturistim, gosterime hosgeldiniz." ses tonundaki korku ve endiseyi gordukce nereden nereye geldin diyorum cem.

Cem yilmaz bence, turk sinema tarihindeki en ciddi gorsel efekt sunumlarindan birine on ayak olmus biridir. bu bilincte olan kisi cem yilmazin sinemadaki varligini sorgulamayaz.

2004-11-14 16:09:20

Re:G.O.R.A

emreşan

türk vatanı bütündür, subdivide edilemez...

2004-11-14 16:28:55

Re:G.O.R.A

drekon

Vatan ile ne alakası var anlamadım ?

2004-11-14 17:15:17

Re:G.O.R.A

sze8

yok orada "sorgulayamaz" kelimesi uzerine yazmis, emredici bir konusma olarak algilayip yazdigimi elestirmis. ben ihtimali olamaz anlaminda yazdim. tabi simdi bu yaziya karsilikta evlilik aski oldurur diyebilir. boyle public forumlarda farkli gorusler cok olur.

2004-11-14 17:24:34

Re:G.O.R.A

sympathic

Eee tabi damlaya damlaya göl olmuş :)

2004-11-14 19:53:34